1.01.2014

46 KROMOZOM

BEN HAYRİ SEZER. DUNYANIN HERHANGI BIR VATANDAŞI TÜRKİYE'DE YAŞIYORUM. ALLAH'IN İNSAN OLARAK YARATTIĞI,DÜNYA'DA YAŞAYAN 7 MİLYAR İNSANIN,HER BİRİNİN DOĞARKEN SAHİP OLDUĞU HAK VE SIFATLARA SAHİBİM. KANIM,KROMOZOMLARIM,FİZİKSEL GÖRÜNÜMÜMLE 7 MİLYAR KİŞİNİN TIPKISIYIM. İNSANLARIN TEMEL ÖZELLİKLERİNİ AYRIŞTIRAN,SADECE DÜŞÜŞÜNMELERİDİR.İNSAN DÜŞÜNDÜĞÜNDE,FİZİKSEL GÖRÜNTÜLERİNİN;ORTAK BEDENLERİNİN ANLAMSIZLIĞI,ETNİK,IRKSAL,DİNSEL YAŞAYIŞLARININ,7 MİLYAR BEDENİN PARÇALANMASINA SEBEP OLMAKTADIR. İNSANLAR GÜNLÜK 3000 KCAL İLE HAYATLARINI SÜRDÜREBİLMELERİNE RAĞMEN,DÜŞÜNCELERİNİN GETİRDİĞİ HIRSLA ,YÜZMİLYONLARCA KCAL'LİK KAZANÇ ELDE ETMEYE ÇABALIYORLAR.HERKES HAKKI OLMAYANI ÇALMAYA, ELE GEÇİRMEYE UĞRAŞIYORLAR. KAYNAK SABİT DÜŞÜNCE HAREKETLİ.HAL BÖYLE OLUNCA,ELDE ETMEK İÇİN,ORTAK İNSAN SIFATI,HAKLARI,TEMELİ VE VAROLUŞ AMACI YOK OLMAKTA. DÜŞÜNMEK TOPLUMU,DEVLETİ MEYDANA GETİRİYOR.DEVLET İSE KONTROLÜ VAROLMA ÇABASINI,KARŞI GÖRÜŞ VE KİŞİLERİN ETKİSİNİ KIRMA ÇABASIYLA VARLIĞINI KORUYOR. POLİTİKA VE SİYASET KONULARINDA MERAKLI DEĞİLİM VE ÇABADA GÖSTERMİYORUM.HER BİREY GİBİ DOĞDUM,BÜYÜDÜM,AİLEME BAKIYORUM VE ONLARI KOLLUYORUM.SAF İNSAN MODELİ BENİMKİSİ. YAŞADIĞIM ZAMAN İÇERİSİNDE HAYATIMIN HEMEN HEMEN TAMAMINI,BEN İSTESEMDE İSTEMESEMDE DEVLET ŞEKİLLENDİRDİ. DÜNYA'DA OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE'DEDE SİYASET EN BÜYÜK SEKTÖRDÜR.MİLYONLARCA KİŞİ BU SEKTÖRDE ÇALIŞIR,KAZANIR,KAYBEDER.SİYASET DIŞI SEKTÖRLERİN HEPSİ KUSURSUZCA VE İTAATKAR BİÇİMDE SİYASETİ BESLEMEK ZORUNDADIR. YENİ OLUŞUMLARIN OLUŞMASI VE ÇÖKMESİ SİYASETİN TEMEL DİNAMİĞİNİ OLUŞTURUR. SİYASETİN VAZGEÇİLMEZ TEK ARGÜMANI VARDIR.DEMOKRASİ DENİLEN,ANCAK ANLAMI VE İCRAATİ İLE UYUŞMAYAN,HERKESİN FARKLI YORUMLADIĞI KAVRAMDIR. SEÇME VE SEÇİLME ÖZGÜRLÜĞÜ DEMOKRASİNİN OLMAZSA OLMAZ ELZEM KURALIDIR. TÜRKİYE'DE SEÇME VE SEÇİLME ARASINDAKİ ERİŞEBİLİRLİK ARASINDA BARİZ BİR AÇIK VARDIR.BU YÜZDEN, SİYASET KURUMLARININ İŞLEYİŞLERİ VE DEVAMLILIKLARINDA BİR TÜRLÜ STABİLİTE OLUŞMAMAKTA. 600 YILLIK BİR SÜRE BOYUNCA ÇOK GENİŞ TOPRAKLARA VE İNSANLARA HÜKMEDEN OSMANLI İMPAROTORLUĞU'NUN BAŞARI VE KALICILIĞINI;BUGÜN NÜFUSU MİLYONU BULMAYAN VE DEMOKRATİK DENİLEN ÜLKELER YAKALAYAMAMAKTA.OSMANLI'DA MONARŞİ VARDI VE 600 YILLIK SÜREÇTE BAŞARILI OLDULAR. SON YÜZYILDA DEMOKRATİK SAYILABİLECEK ÜLKELERİN KURULMASI VE YIKILMASI AZIMSANMAYACAK SAYIDADIR. BİZ DEMOKRASİYİ CUMHURİYETİN İLANINDAN BU YANA,YAŞAMAYA VE YAKALAMAYA ÇALIŞIYORUZ.AMA BENİM GİBİ BİR BİREY DÜŞÜNCELERİYLE BUNU ENGELLİYOR. HAKLARIMI,KAZANIMLARIMI,GELECEĞİMİ,HERŞEYİMİ BİR KİŞİ DEĞİŞTİRİYOR.VE BEN BİR ŞEY YAPAMIYORUM,SORAMIYORUM,KONUŞAMIYORUM. İKTİDARI YADA MUHALEFETİ SEÇERKEN,BİR ŞEY YAPMAMAK,KONUŞMAMAK,SORMAMAK İÇİN SEÇMİYORUMKİ.BENDEN BESLENEN BİR YAPI VAR,O YAPIYA ETKİ YAPAMIYORUM. BUNUN ADI TABİKİ DEMOKRASİ. YASALAR VAR.CEZA,TİCARİ VS.HERKES YASALAR KARŞISINDA EŞİTTİR DENİLİYOR.HANGİ YASA 61,83, VE YAPMAYA ÇALIŞTIĞIMIZ 2070 YASASI GİBİMİ. MUHALEFETİ VE İKTİDARI BENİM GİBİ BİREYLERE SEÇTİRDİLER.BEN YASALARIN REVİZYONUNU İSTİYORUM.ANAYASA İSTİYORUM,AMA YAPILMIYOR.BEN TEMSİLİN NERESİNDEYİM. HATA YAPAN SİYASET VE SİYASET DIŞI KURUMLAR VE KİŞİLER HESAP VERSİN İSTİYORUM;AMA OLMUYOR. 27 ARALIK 2013 TARİHİNDEN BU YANA İÇİM ACIYOR.BİLEŞİKLER ELEMENTLERE AYRIŞIYOR. ADALET VE KALKINMA PARTİSİ TÜRKİYE İÇİN AZIMSANMAYACAK İŞLER BAŞARDI.BU BAŞARI AZ ÇOK HER KESİME YANSIDI. BEN ŞUNU GÖRÜYORUM.UYGUN BİR ÜLKE,KAYNAKLAR HEPSİ VAR.TEK EKSİK ANLAMSIZ GÜÇ İSTEĞİ VE SONUCUNDA HIRS. İKTİDARI,MUHALEFETİ YOK ET;MUHALEFETİ İKTİDARI YOK ET DİYE SEÇMİYORUM. BEN KOMŞUMLA SELAMI KESMEK İSTEMİYORUM. BEN BİR İNSANA VE DÜŞÜNCEYE ÖTEKİ DİYE BAKMAK İSTEMİYORUM. BEN DİĞER ÜLKELERE DÜŞMANLIK BESLEMEK İSTEMİYORUM.VE BEN,HERŞEYE KUŞKUYLA YAKLAŞMAK İSTEMİYORUM. BEN SİYASETİN ALTININ OYULMASINI İSTEMİYORUM.BEN SİYASETTEN AİLEME DAHA İYİ BİR GELECEK İSTİYORUM. SİYASETİN KÖK HÜCRESİYİM.BENİM GİBİ OYLAR OLMAZSA,SİYASET OLUŞMAZ.BU GÜNDÜZ KÖRLÜĞÜ NE ZAMAN BIRAKILACAK? HEM SİYASETTE HEM YARGIDA YAMALAR PATLADI.HER ŞEYİN ÇIPLAKLIĞINI GÖRDÜK.AMA HER KESİM YAMALARI YENİDEN DİKMEYE UĞRAŞIYORLAR.ESKİSİDE,YENİSİDE YAMA YAMADIR.TUTMAZ. YENİ BİR ELBİSE OLMADAN BU YAMALAR TUTMAZ. DERSHANE,RÜŞVET,KARA PARA,HÜKÜMETE KOMPLO İDDİALARI HER KESİMİ AYRIŞTIRIYOR.TARAFLAR MUTLAK ÜSTÜNLÜK İÇİN HER YOLU MUBAH GÖRÜYOR. GELİNEN NOKTADA ŞU;TÜM TARAFLAR YARALANDI,GEREKSİZ YERE YIPRANILDI.MİLYONLARCA BİREY SAFLAŞTIRILDI. İNSANLAR ARTIK HÜCRELERİ ÖLMÜŞ GİBİ DAĞILIYORLAR,DOKULAR ZEDELENDİ BİR ARADA TUTULAMIYOR. BU HASTALIK TÜM BEDENİ SAĞLIKSIZ HALE GETİRDİ. YARIM YASALARIN ÜZERİNE TEMELSİZ YAPI GİBİ YASA YAPMAYA UĞRAŞIYORUZ.YİNE ÇÖKER,YİNE DAĞILIR. TÜRKİYE'NİN KAYBINA BAKIN.ZAYIFLATILIYORUZ.AV OLACAĞIZ. BEN SEÇMEN OLARAK BU OLANLARIN HESABINI,SANDIKTAMI SORMALIYIM.HAYIR HEMEN SORUYORUM; BEN ASİL SİZLER VEKİLİMSİNİZ.BANA NE KAZANDIRDINIZ?.EKONOMİK KAYBIMI NASIL TELAFİ EDECEKSİNİZ?BENİ NASIL İKNA EDECEKSİNİZ. OYUMU DÜŞMAN OLMAK İÇİN,EKONOMİK AÇIDAN ZOR DURUMA DÜŞMEK İÇİN,HAYATIM ZORLAŞŞIN DİYE KULLANMADIMKİ. ÇÖZÜM,UZLAŞI OLSUN DİYE OY KULLANDIM.SİYASETİN, TEMSİL EDENLE EDİLEN ARASINDAKİ BAĞIN ÇOK ZAYIF OLDUĞUNU ANLIYORUM. ASİLİN ASİLE TAHAMMÜLÜ VAR,VEKİLİN YOK. ASİLİN ASİLLE GÖNÜL BAĞI VAR,VEKİLİN YOK. ASİLİN ASİLLE KOMŞULUĞU VAR, VEKİLİN YOK. VEKİL ASİL GİBİ;ASİL VEKİL GİBİ OLMALI. lÜTFEN HERKES KENDİSİNİ 46 KROMOZOMA GÖRE RESETLESİN. SAYGILARIMLA.

25.04.2012

MİNİK YÜREKLERİN UMUTLARINI ÇALMAK..

   Son zamanlarda Sayın Başbakanımız Tayyib Beyin politik lügata yerleştirdiği küvöz terimi gerçekte P.is  K.ansız K.atillerin çok iyi bildikleri terimdir.
   Türkiye içinde anaların,çocukların gözyaşlarından mayalanan yüreksiz insanların ,dünya üzerinde Dost bilinen,düşman bilinen Türkiye Cumhuriyeti'ni cendereye almak,sathı müdafaamız ile elde ettiğimiz surları yıkmak;sınırları bozmak için gönderdikleri karışık tohumların(!)büyütüldüğü suni bir rahimdir.
   Yıllar sonra gelişen ucube çocuk yamyam gibi, çocukları,anaları,kardeşleri,babaları yiyerek semirdi.
Hangi ana baba bu yamyamlara çocuğunu feda edebilirki?siz edermisiniz.
    Politik zemine oturtmaya çabaladıkları düşüncelerini tek noktaya odakladılar.minik yüreklerin kalp atışlarını sonlandıran,umutları,hayalleri bitiren zatı lider görenler.
     Çocukların ,Askerlerin ,Sivillerin ölüm emrini veren kişinin fikirlerini ve kendisini savunmak,bu cinayetleri paylaşıyoruz,onaylıyoruz,çok doğru yapmış demektir.
     Bırakın politik yada ideolojik düşüncelerinizi,hangi kişi tertemiz minik kalpleri feda edebilirki.
Kürt sorunu terimini tamamıyla reddediyorum.Ortada Cinayetlerle perdelenmiş ve perdelenmeye devam edilen kişi hak ve hürriyetlerini bitiren,sorunun kürtlerden kaynaklanan tarafı bulunmayan ve korku ile beslenen çıkar istekleridir.
    Doğu Bölgelerimizin akil adamları ve ileri gelenler acaba bölge halkının refahı,gelişebilirliği,modernliği için,yaptıkları ciddi projeleri varmıdır?
    Böyle projelerle Hükümetin karşısına çıkıp ;Biz bölgenin ileri gelenleri olarak insanların refah ve sosyal konumunu arttırmak için size geldik diyebilirlermi?Yapamazlar,diyemezler.Böyle projelerin Akan kanı ve gözyaşlarını dindireceğini bilirler.
    Böyle projeler yapılırsa sözüm ona Türkiye Cumhuriyetine olan bağlılık artar diye düşünürler.İnsanlara hala ısrarla sizi bu konuma düşüren,T.C.dir baskısı yapılmaktadır.
     Minik yüreklerin çikilotasını çalan,ayakkabılarını çalan,sevgisini çalan her şeye dur demeliyiz.Bölgenin refahının,Kalkınmasının,huzurunun olması için Şerefli bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak destekliyorum.
     Sizce umutları geri vermek çokmu zor?Çocuklarıma baktım,baktım ve çok zor olmadığını anladım.
   MİNİK YÜREKLERİN UMUTLARINI GERİ VERELİM.Sadece baba olak.Anne olarak.
 

14.02.2011

küçükbaş Hayvancılıkta lider olabiliriz.

Sevgili dostlar,
Karadeniz ve doğu marmara bölgesinin popüler tarımsal ürünü kuşkusuz fındıktır.
Son verilere göre Türkiyede 700.000 hektar alan fındık tarımına ayrılmış durumda.Fındık ekili alanları hemen hemen herkes bilir.Çoğunlukla meyilli arazilerde,makineli tarımın yapılamadığı alanlarda yetiştirilmesine karşın,özellikle taban arazi dediğimiz ovalarda azımsanamıyacak kadar yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Kim kızarsa kızsın,benim görüşüm; fındık üreticilerinin yılın çok az kısmını fındığa ayırmaları.
Toplamda kesintisiz işcilik yapılsa dönüm başına günlük olarak harcanılan zaman,5 dakikayı geçmez.
Hal böyle olunca,fındık üretimi,asıl yetiştiricilikten çıkıp,tali yetiştiricilik konumuna düşmektedir.
Yaşadığım Düzce İlinde binlerce dönüm fındık tarlaları var.Herkes temmuz ayının son günlerinde motorlu tırpan ile tarlalara girer,nispeten kaliteli olan, binlerce ton otu kıyıp,heba eder.
Dostlarım,
Defalarca yakın çevreme bulunduğum teklifimi sizlerede yapıyorum.
10 dönüm fındık bahçesinde 10 baş koyun çok rahat ve yeterli beslenebilir.Bu rakamları iş olsun diye kafadan atmıyorum.
Dönüm başına 1 baş koyundan 700.000 hektar alandan yıl boyunca Türkiye çapında 7 milyon koyun hiç bir masraf yapmadan yetiştirilebilir.Türkiye'nin ürettiği fındığın gelirinden çok daha fazlasını koyunculuktan sağlayabiliriz.Ancak buna ikna edebilmek çok zor.Herkes koyunların fındıkları yiyerek yada kırarak zarar vereceğinden korkuyor.
Gerçekte koyun hiçbir zaman fındık yemez,sadece uzanabildiği yaprakları yer.Kontrol dışı gelişen filizleri,dikenleri,otları tükettiği için,ot temizliğine harcanan,benzin masrafından ve zamandan müthiş kazanç sağlar.
10 dönüm fındıklığı olan bir ailede 10 baş koyun varsa,kuzulama zamanında en az 15 kuzu alır.
bu kuzular 4 yada 5 aylık süre içinde kesimlik hale gelir.Şu anki rayiç bedelle her kuzu 500 tl den,7500 tl bir kazanç oluşur.
En iyi şartlarda alınan ürün dönüm başına 200 kg dır.Toplam 2 ton fındık alınır.bunun yarısı toplama ve bakım masrafına ayrılır.1 ton fındık şu anda 4500 tl,koyunculuktan kazanılan para 7500 tl.
Artık düşünmenin zamanı değil.Topraklarımızı yıllardır atıl bıraktık.
Alın koyunlarınızı yetiştirin.Refahın,yaşamanın tadına varın.İyi bir yaşam ve gelecek için bunu mutlaka yapın.
Hepinize bol kazançlı günler dilerim.

27.03.2007

HAYVANCILIGIN PUF NOKTALARI

Hayvancılık sektörüne gönül vermiş,geçimini hayvancılıkla sağlayan dostlara merhaba.
7 yıldır süt sığırcılığı yetiştiriciliği yapmaktayım.Son yıllarda hayvancılık sektöründe çok agresif dalgalanmalar
ve her konuda uç noktaları yaşamış bulunmaktayız.
2004 yılında 3 adet süt buzağısı ile başladığım hayvancılık geçmişimde 2009 yılında 32 başa kadar çıkmıştım.
Ancak herkesin bildiği yada bilmediği sebeplerden dolayı 2009 yılında 20 başa düşüp, şu anda 3 baş süt ineğim bulunmakta.
Kısacası hayvancılık maceram benim açımdan zarar ve hüsran ile sonuçlandı.
İnsanın kendi elinde olmayan sebeplerden ötürü ekonomik kayba uğraması çok acı,düşündürücü..
2009 yılına gelindiğinde,yem/süt paritesinin süt aleyhine bozulması,memeden çekilen her damla sütün zarar
yazmasına sebep oldu.Doğan dişi ve erkek damızlıklarımızın çok düşük fiyatlara satılması,işletme bütçesini
altüst etmiş,umudun kaybolmasına neden olmuştur.
Piyasalara yön veremeyen,söz sahibi olamayan küçük üreticilerin malları,büyük kazanç fırsatı bekleyen
yatırımcıların ekmeğine yağ sürmüştür.10 bin-15 bin başlık besi şirketleri bu yıllarda türemiştir.
yok parasına alınan besi materyalleri,2010 yılının ikinci yarısından itibaren,bu şirketlerin astronomik kar yapmalarını sağlamıştır.
Sonuçta Tarım Bakanlığı ithalat kozu başta olmak üzere bir takım tedbirler uygulamaya başladı.
Büyümüş ve serpilmiş olan dev işletmeler,hemen açıklama yaparak sektörden çekilme tehditleri savurdular.
Şimdi ilkokul matematiği ile bir hesap yapalım.
15 bin besilik materyalin anafor oluşturarak,her birinden kg fiyatı 2 tl arttırılıp pazarlanması durumunda,oluşacak rakam şöyledir.
300 kg kesim ağırlığı ele alırsak;
300x15000:4 500 000 kg karkas
4 500 000x2: 9 000 000 tl yani eski para birimi ile 9 trilyon kazanç.
Tarım Bakanlığı hayvancılığın kalkınması ve iyileştirilmesi için 0 faizli kredi başta olmak üzere,yatırımları desteklemek üzere bir takım yan sübvansiyonları uygulamaya koydu.
Bu kez kazanma sırası damızlık düve satışı yapan şirketlerin oldu.
Damızlık sıfatı bile taşımayan hayvanların sıfır faizli kredinin cazibesine kapılan,hayvancılık ile ilgili en ufak bilgisi olmayan kişilere satılması,dişi hayvan fiyatlarının pik yapmasına neden oldu.
Tarım Bakanlığı aslında bu krediyi kullandırma şartına,En az 5 yada daha eski geçmişi bulunan işletmeler sıfır faizli krediden yararlanabilir şartını getirseydi piyasalarda böyle çılgınlıklar oluşmazdı.
Benim tanıdığım bir emekli abimiz,sıfır faizli kredi ile ilk defa olmak üzere hayvancılık yapmak üzere 75 bin tl kredi kullanmış,10 baş damızlık(!) düve almıştır.
doğuran düvelerden biri kendi kendine geceleyin öldü.2 tanesi sağım yaptırmadığından dolayı muhtemelen kasaba satıldı.Kalan inekler yetersiz rasyon sonucu günde 100 litre süt sağılmakta.100 litre sütü 65 liraya satmakta,her gün sadece 66 tl kesif yem parası vermekte.
Arkadaşlar,2012 yılının ikinci yarısında 2009 senaryosu daha acı bir biçimde gerçekleşecek.bu kez öğretilmiş çaresizlik yaşayan insanlar asla hayvancılığa soyunmayacak,dolayısıyla sektör dev işletmelerin insafına kalacaktır.
Çünkü Bakanlık,sıfır değil eksi 50 faiz oranlı kredi verse bile bu kredileri kullanacak yetiştiriciler bulamayacak.Krediler büyük işletmelere akacaktır.
Her neyse sözün özü :
herkes hata yapar normaldir.
aynı hata ikinci kez yapılırsa aptallıktır.
saygılarımla..